ABD Savunma Bakanı Vekili Patrick Shanahan’ın İran’a karşı 120 bin asker gönderme planını değerlendiren Rus uzman Grigoriy Lukyanov, İran’ı askeri yenilgiye uğratmak için 120 binin yeterli olmayacağını belirtti.
ABD Başkanı Donald Trump’ın ulusal güvenlik ekibinin perşembe günkü toplantısında Savunma Bakanı Vekili Patrick Shanahan’ın sunduğu güncellenmiş askeri planlar basına sızdı. The New York Times (NYT), İran’ın nükleer silah geliştirmeye imkan veren faaliyetleri ilerletmesi ya da ABD güçlerine saldırması halinde Ortadoğu’ya 120 bin asker gönderilmesini içerdiğini yazdı.
Rusya Ekonomi Yüksek Okulu öğretim görevlisi, Ortadoğu uzmanı Grigoriy Lukyanov, Sputnik’e açıklamasında, bu konuyla ilgili şu yorumda bulundu:
“ABD Savunma Bakanlığı’nın bölgeye ek 120 bin asker gönderme olasılığını değerlendirme niyetiyle ilgili medyada çıkan son haberler ışığında şunu söylemek gerekir ki, İran’daki duruma gerçek etki yapmak için, İran’ı askeri yenilgiye uğratmak için, eğer amaç buysa, 120 bin askerin yeterli olmadığı açık. ABD, 2003 yılında, modern İran ordusundan çok daha az organize olan Irak ordusuna karşı yaklaşık 500 bin asker göndermek, sadece ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) kontrolündeki Ortadoğu bölgesinin devasa maddi kaynakları değil komşu bölgelerin kaynaklarını seferber etmek zorunda kalmışlardı. İran’a karşı askeri operasyon düzenlenecekse bunun için çok daha büyük güce ihtiyaç olacak, hazırlık aşaması da oldukça uzun sürecek.”
Bu bilgi sızıntısının planlı olabileceği kaydeden uzman, “Amaç, uzun zamandır İran ve ABD arasındaki tehdit, talep ve ültimatom alış verişi kapsamında, Amerikan tarafına bir argüman daha kazandırmak. Bu sızıntı, İran yönetiminde kimseyi korkutmaz ve sadece bu iki ülke arasındaki ve ayrıca Washington’un AB partnerleri ile ilişkilerine yeni gerilime yol açar. ABD’nin İran’a yönelik mevcut politikasının birçok AB ülkesi tarafından destek görmediğini şimdiden emin bir şekilde söyleyebiliriz. İsrail ve Suudi Arabistan’ın verdiği destek, mevcut koşullarda Avrupa Birliği’nin bulunduğu konumla ölçecek kadar yeterli değil” dedi.
‘TRUMP İLİŞKİLERİ TIRMANDIRMAYI GÖZE ALACAK’
ABD’nin bölgedeki askeri varlığını 120 bin kişi ile artırmasının, 2011’de Irak’tan yapılan çekilmenin ardından benzeri görülmemiş ölçekte olacağını dile getiren Lukyanov, değerlendirmesini şöyle sürdürdü:
“George W. Bush döneminin sonlarında başlatılan ABD’nin bölgedeki askeri varlığını azaltmaya yönelik politika Barack Obama döneminde devam etmişti. Donald Trump döneminde, ‘Ortadoğu NATO’su’ gibi ileri sürülen veya üzerinde hazırlık yapılan girişimler, askeri varlığı ve Ortadoğu’da düzen sağlamak için ABD bütçesinden yapılan harcamaları azaltma politikasını sürdürmeye yönelikti. Bu yüzden Trump, oldukça radikal kararlarla meşhur olsa da, buna rağmen sadece İran değil seçmenleriyle de ilişkileri böylesine güçlü biçimde tırmandırmayı göze almaz. Zira ABD’nin seçimleri, Trump’ın Ortadoğu’daki güvenliği sağlama politikasını ekonomik ve Amerikan askerlerinin hayatı açısından daha az maliyetli yapma çabalarına değer veriyor. Eğer bu durum değişirse, eğer İran’a karşı Ortadoğu’da askeri varlığı artırma planı destek görürse Trump, önceki seçimlerde zafer kazanmasına yardımcı olan desteğin büyük bir bölümünü kaybedecek.”
Bu bağlamda, ABD medyasının haberini, İran’a, komşularına ve müttefiklerine psikolojik etki amaçlayan kasıtlı sızdırma olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirten Lukyanov, “Ya da bu haber, imzalanmak üzere masaya yatırılan ve gözle görülür gelecekte hayata geçirilecek somut bir plan gibi değil sadece ABD idaresinin incelediği olası seçeneklerden birinin sızıntısı gibi değerlendirilmeli” diye ekledi.