Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

somut bir tedavisi olmayan el, ayak ve ağız hastalığına dikkat

kategorisinde, 21 Eki 2015 - 15:09 tarihinde yayınlandı
somut bir tedavisi olmayan el, ayak ve ağız hastalığına dikkat

Prof.Dr. Yeşim Taşova, el, ayak ve ağız sendromunun, genellikle çocuk yaş gruplarında görülmüş olan bir hastalık olduğuna dikkat çekti.

Prof.Dr. Taşova, “Az olmakla beraber yetişkinlerde de görülebilir. İsminden de anlaşılacağı gibi el, ayak ve ağızda kırmızı, kabarık döküntüler oluşur” diye belirtti . Sendromun su çiçeği hastalığı ile karıştırılabileceğini vurgulayan Taşova, “Su çiçeği değildir, viral bir hastalıktır. Grip gibi virüsler suretiyle bulaşır” diye açıkladı

Hastalığın somut bir tedavisinin bulunmadığını vurgulayan Prof.Dr. Yeşim Taşova, kişisel hijyenin mühim olduğu halde hastalığın bulaşmaması için çok yapılabilecek bir şey bulunmadığı belirtti .

Prof.Dr. Taşova’nın açıklamaları şu şekilde :

“Bulaşıcı olduğundan dolayı hasta çocukların kreş ve okullara gönderilmemesi lazım gelir . Hastalık yüksek ateşle seyreder. Çocuğun vücudunda ve ağzının içinde de döküntüler olduğundan dolayı beslenme sorunlarına yol açar. Sıvı dengesi bozulabilir. Küçük çocuklarda olduğundan dolayı ateşi düşürmek amacıyla özellikle 18 ay altındaki çocuklara aspirin verilmemeli. Etkin içerikli şuruplar ve ılık duş önerilir. Üstelik bir tedavisi yoktur. Yüksek ateş kasılma nöbetlerine yol açabilir. Bu sebepten ötürü ateşini kontrol altına almak, sıvısız ve çok fazla besinsiz kalmamasına dikkat etmek lazım geliyor . Yaklaşık 1 hafta içinde kendini sınırlayan bir hastalıktır.”

Haber Editörü : Tüm Yazıları