Soğuk havalarda evde yapacağınız çorbalarla bağışıklık sisteminizi güçlendirmeniz mümkün.
Kış yaklaştıkça, özellikle bu geçiş zamanlarında, kah soğuk kah sıcakla karşılaştığımızda bağışıklığımız daha çok büyük ehemmiyet taşır. Esasen bağışıklık sisteminin güçlü olması, vücutta bol miktarda antioksidan bulunması demektir ve bu da kanser dahil birden fazla hastalığa karşı koruma sağlamak manasına gelir. Antioksidan vitamin,mineral ve diğer organelleri koruduğu gibi hücreleri de korur ve hastalıkları engellediği gibi yaşlanmanın uygunsuz etkilerini de yok eder
Bir çok fazla antioksidan var. En çok fazla bildiklerimiz taze sebze ve meyvelerin içinde bulunanlar.
E VİTAMİNİ EN GÜÇLÜ KORUYUCUDUR
C vitamini, E vitamini, laykopen , Co EnzimQ10 ve son zamanlarda alfa lipoikasit önde gelen , güçlü antioksidanlar arasında. Coenzim Q10 için kabuklu Deniz ürünleri,yağlı balıklar ve et, alfa lipoikasit için et , karaciğer iyi bir kaynaktır diyebiliriz. Bir zamanlar cildin yaşlanmasını engellemek için hapları dahi üretimi yapılan Laykopen ise en çok fazla domateste var. Çok iyi bildiğimiz C vitamini ise en çok fazla koyu kırmızı, koyu yeşil renkli bitkilerde bulunur. E vitamini, çok fazla mühim bir koruyucu olmasına karşın adı az önde gelen bir vitamindir o da bütün yağlı besinlerde bulunur.
RENKLİ BESLENİN
Uzakdoğu Mutfağı ile ilgilenenler bilirler, bir sofrada sıhhat için beş veya 7 değişik renkte yiyecek olmalı. Esasen renkler besin değeri zenginliğinin de bir simgesi gibi. Bu bilgiyi de dağarcığımıza ekleyip yola devam edelim.
Şu anda , bu antioksidanları içeren besinlerle, güzel bir bağışıklık güçlendirici çorba yapalım, çok fazla renkli ve baharatlı bir çorba olsun ve hatta içine hastalıklarla savaşın en tanıdık Kahramanları olan soğan ve sarımsağı da ekleyelim.
MALZEMELER
(antioksidanlı çorba)
*1 kuru soğan
*4 diş sarımsak
*1 yemek kaşığı un
*1 yemek kaşığı tereyağı
*1’er adet Yeşil, kırmızı, sarı çuşka biberleri
*100 g. Et, balık veya tavuk
*2 su bardağı süt
*1 yumurta sarısı
*2 yemek kaşığı bulgur veya pirinç
*Zerdeçal
*Karabiber
*Kırmızıbiber
HAZIRLANIŞI:
Soğanı kuşgözü doğrayıp sarımsağı dövelim. Eti haşlayıp didelim. Yağımızı koyup soğan ve sarımsağı kavuralım ve henüz pembeleşmeden unu ekleyip kavuralım. Sütümüzü suyla ve tuzla karıştırıp ekleyelim.
Bulgur veya pirincimizi atalım ve yumuşayana dek pişirelim. Yumurta sarısını bir fincan soğuk sütle iyice karıştırıp alıştıra alıştıra çorbamıza ekleyelim.
Şu anda tavamızı alacağız ve çok fazla az zeytinyağı ilave edip iyice kızdıracağız.
Bu tavada et dilimlerini, çubuk çubuk doğranmış sarı, kırmızı, yeşil çuşka biberlerini ayrı ayrı kızartacağız. Bu kızartma işlemini icra ederken baharatlar ekleyeceğiz. Şöyle:
Kırmızı çuşka biberini kırmızı toz ya da pul biberle beraber , Sarı çuşka biberini zerdeçal ile beraber , Yeşil çuşka biberini kırılmış tane karabiberle beraber , Eti kimyonla beraber kızartacağız. Şayet balık kullanıyorsak beyaz karabiber, tavuk kullanıyorsak zencefil veya köri tozu kullanabiliriz. Orijinal ana rengi bozmamak için en yakın renkte baharatı seçmeliyiz.
Tüm bu kızartılmış malzemeler, ayrı ayrı kızartıldığı için kokuları ve tatları karışmadı. Her biri baharatlarla antioksidan açısından daha da güçlendirildi. Şu anda pişirdiğimiz çorbanın içerisine veya kaseye koyduktan akabinde ekleyebiliriz. Dilersek bu çorbaya bezelye, nohut,
az miktarda taze zencefil, patates,
havuç ekleyebiliriz. Sağlıklı günlerde…