129 kişinin öldüğü Paris katliamından sonra bir Twitter kullanıcısının paylaştığı bu not sosyal medyada defalarca paylaşıldı.
Bindiği taksinin Müslüman şoförünün saldırıdan sonraki hisleriyle, yolculuğu yapan adamın kendi düşüncelerini anlattığı not, okuyanları empati yapmaya çağırıyor.
Geçtiğimiz Cuma akşamı Paris’te meydana gelen katliamdan sonra yolcu bulmakta güçlük çektiğini söyleyen taksi şoförü, o sabah 11 sularında Manhattan’da yaşayan Alex Malloy isimli genç adamı evine götürürken duygularını ve hislerini onunla paylaştı. Daily Mail’de yer alan habere göre Malloy’a iki saattir taksisine binmeyi kabul eden ilk yolcu olduğunu söyleyen şoför, Paris’te gerçekleşen katliam yüzünden insanların kendisine şüpheyle yaklaştığını söyledi.
25 dakika süren yolculukları boyunca şoförü rahatlatmaya çalıştığını söyleyen Malloy, yolculuğu bittikten sonra telefonunun not kısmına yazdığı bu açıklamayı Twitter hesabından paylaştı;
“Az önce eve gelirken takside geçirdiğim 25 dakika hayatımın en mutsuz anıydı. Müslüman taksi şoförü Paris’teki patlamalar yüzünden, iki saat içinde alabildiği tek müşteri olduğumu söyledi. New York alarm durumuna geçtiği için insanların korkuyor. 25 dakika boyunca size, bana benzeyen bu adama olan bitenle hiçbir alakası olmadığını anlatmaya ve insanlar ona korku ve öfkeyle baktıkları için ne kadar üzgün olduğumu anlatmaya çalıştım. Bütün yol boyunca ağladı, beni de ağlattı. Sürekli, ‘Benim Allah’ım buna inanmıyor. İnsanlar benim de bunun bir parçası olduğumu düşünüyor ama değilim. Kimse aracıma binmek istemiyor çünkü kendilerini güvensiz hissediyorlar. İşimi bile yapamıyorum.’ dedi. Benim yaşlarımda çok iyi bir adamdı, 25 yaşından büyük olamaz. Bu adamın o teröristler yüzünden kendini kurban hissetmesi çok üzücü. Kimse böyle hissetmemeli. Tek istediği işini yapıp beni evime götürmek olan bu adamdan bunları duyduğuma inanamıyorum, inanmak istemiyorum.
Elbette bütün yol boyunca ben ve bu ülkedeki pek çok insanın onu bu şekilde görmediğini anlatmaya çalıştım. O burada olduğu için mutluyuz ve ve onu korumak için elimizden geleni yaparız. Ancak böyle hissetmeyen ve düşünmeyen insanlar var, bu çok üzücü. İşini yapan bir adam onun dininden olduklarını iddia eden ama terörist oldukları için olmayanlar yüzünden kendini tehdit altında hissediyor. Lütfen, lütfen, lütfen bu insanları biraz anlamaya çalışın, yalnızca ayrımcılığa maruz kalmıyorlar, böyle zamanlar da nefret de görüyorlar. Lütfen bir grup radikalin hareketleriyle bir toplumu genellemeyi bırakın. Bu insanlar bizim düşmanımız değil. Bu insanlar bizim arkadaşlarımız, komşularımız ve müttefiklerimiz. Bu ön yargıyla savaşmayı istiyorlar. Lütfen problemin Müslümanlar olduğunu söylemeyi bırakın çünkü değiller ver her geçen gün mağdur ediliyor ve daha da korkuyorlar. Onlar bizim erkek ve kız kardeşlerimiz, bu derinin altında hepimiz insanız. Tek hak ettikleri saygı ve ilgi. Bizim korunmamıza ihtiyaçları var. Lütfen bu güzel insanları düşman olarak görmekten vazgeçin, çünkü değiller.”
Malloy’un notu kısa sürede defalarca paylaşıldı ve okuyuculardan bazılarını da duygulandırdı. Malloy daha sonra Huffington Post’a yaptığı açıklamada ise gelen cevaplar çok içten ve samimi olduğunu, üstelik yalnızca Müslümanların değil, her dinden ve kesimden kişinin aynı duyguları paylaştığını söyledi.
