Lübnan’ın önde gelen Sünni alimlerinden Şeyh Mahir Hammud, bu haftaki Cuma hutbesinde farklı konuları değerlendirdi.
22 Nisan tarihli Cuma hutbesi şu şekilde:
Kur’an-ı Kerim’de beşer tarihinde unutulmayacak bir olay olan Adem(as)’in, kardeşini öldüren oğlundan söz edilir. Hz. Adem’in oğlu işlediği günahtan dolayı kıyamet gününe kadar “katil” olarak tanınmaya devam edecek. Bugün de İslam dünyası bazı kişilerin katliamlar gerçekleştirdiklerine tanık oluyoruz. Ancak bu katliamları gerçekleştiren suçlular suçlarının üzerini dini fetvalarla, türlü bahanelerle örtünce sorun daha da büyüyor. Irak halkına, Suriye halkına, Yemen halkına, Mısır halkına yönelik olarak işlenen suçların da aynı şekilde üzerleri örtülüyor.
Ancak şunu söyleyebiliriz ki; ne kadar gizlemeye çalışsalar da işlenen suçlar bir şekilde açığa çıkıyor. Cenevre’deki görüşmeler Suriye’ye karşı düzenlenen komplonun başarısızlıkla sonuçlandığını göstermiyor mu? Ya da Kuveyt’te olanlar Suud’un başarısızlığını ortaya koymuyor mu? Niçin yenilgiyi kabullenip halkına, ordusuna, kurumlarına sahip çıkanlarla yeni bir sayfa açmayı denemiyorlar? Yoksa onlar karar mercii değil mi? Onların yerine İsrail ya da Amerika mı karar alıyor?
Beytüllahim’de ikamet eden Filistinli “Abdülhamid Ebu Surur”u 18 Nisan 2016 tarihinde İsrail’e ait bir otobüsü hedef alan eylemi sebebiyle kutluyoruz. Bu eylem Siyonist düşmanın Gazze’den işgal atındaki topraklara ulaşan ve stratejik öneme sahip olan bir tüneli bulmasından ve etkisizleştirilmesinden sonra verilmiş bir karşılık gibi gözüküyor. Bu saldırı Siyonistlere karşı büyük bir meydan okuma anlamına geliyor. Kassam Tugaylarının, Kudüs Seriyelerinin, Aksa Şehitlerinin ve diğer Filistinli grupların gücünü de ortaya koyabilecek bir içeriğe sahip…
Yönümüzü doğrultan, kanlarıyla dalalete, fitneye boğulmuş, halkın iyiliği için, demokrasi ve özgürlük için belirledikleri dini hedeflerini gerçekleştirmek uğruna Amerika’dan yardım almayı mübah karşılayan ümmete gerçek mesajı ulaştıran bu kahramanlara selam olsun!
Gazap Üzümleri operasyonunun yıl dönümünde kadınların ve çocukların küresel güçler tarafından desteklenmesine rağmen İsrailli düşmanı nasıl yenilgiye uğrattığını hatırlayalım. Gazap Üzümleri operasyonu Sina’da Hamas Hareketi’ne karşı düzenlenmiş bir operasyondu. Ancak Müslümanları tek bir taraf olarak gören işgalci İsrail, işgal altındaki Filistin topraklarına saldırı düzenleyen Hamas ve İslami Cihad’a vereceği yanıtı Hizbullah’ı vurarak verdi. Peki, bu olayda bize verilen dersin ne olduğunu herkes görebiliyor mu?
Düşmanın bizi sandığı gibi tek millet, tek saf olmalı, mezhebi, hizbi ayrılıkları bir kenara koyarak hep birlikte hareket etmeliyiz.
El-Menar kanalını kapatsalar da, uydu yayınını engelleseler de direnişin sesi aynı Hz. İbrahim’in nidası gibi baki kalacaktır. Allahu Teala Hz. İbrahim’e insanları hacca çağırmasını emrettiğinde Hz. İbrahim “Rabbim, bu çölde beni kim duyar” demişti. Allahu Teala da “Sana düşen çağırmak bize düşen ulaştırmaktır” buyurmuştu.