Tam iki yıl önce 2014 savaşının yaşandığı Ağustos ayında, işgal rejimi bütün istihbarat ve askeri gücünü büyük bir olaya imza atmak için harekete geçirdi.
Askeri güçler kadar siyasiler de bu olay üzerinden halka mesaj vereceklerdi.
İşgal rejimi, kâbusu haline gelen Kassam Tugayları’nın Genelkurmay başkanına suikast düzenlemek için düğmeye bastı. O zamana kadar dört kez başarısızlıkla sonuçlanan suikast girişimlerinin beşincisinde kesin başarı kazanacağına inanıyordu.
İşgal güçleri, kellesini istediği Kassam’ın birinci adamı Muhammed Dayf’a suikast için Ed-Delv ailesinin bulunduğu eve füze saldırısında bulundu. Verilen istihbarat bilgisinden sonra yapılan operasyonda Muhammed Dayf’ın eşi ve sekiz aylık bebeği şehit oldu. Enkaza dönüşen evin altından birkaç kişi de ağır yaralı olarak çıkarıldı.
1991 yılında hedef tahtasına yerleştirilen Muhammed Dayf işgal rejiminde yedi başbakan ile ondan fazla komutan ve lideri eskitti.
Bizzat Dayf ile ilgilenen ve tasfiyesi için uğraş verenlerin başında İzak Şamir, Şimon Peres, İzak Rabin, Ariel Şaron, Ehud Barak, Ehud Olmert ve Benyamin Netanyahu geliyor.
Kendisi için büyük bir tehdit gördüğü Muhammed Dayf’ı ortadan kaldırmak için yoğun bir çaba harcayan işgal rejimi, ona ulaşacak bir ipucu için birçok ajanını Gazze’nin değişik noktalarına dağıttı.
Siyonist iç istihbarat şefi Muhammed Dayf’ı “Kül Ankası” olarak tanımlamaktadır. Ona göre Dayf Anka kuşu gibi her seferinde küllerin arasından ayağını, gözünü veya kolunu kaybetmiş olarak kalkıyor, ama tekrar yoluna devam ediyor. Dayf’a büyük halk desteğini sağlayan da budur. Bunun yanında onun inkâr edilemeyecek kadar profesyonel biri olduğunu da hatırlatıyor.
O dönemde yapılan suikastla ilgili bilgi veren Siyonist gazete, işgal güçlerinin Muhammed Dayf’a yönelik suikastta bir tonluk bomba kullandığını yazdı.