Hamas’ın üst düzey üyelerinden Mahmut Ez Zahar, bu hareketin Suriye ile ilişkilere yeniden başlaması gerektiğini belirtti.

Mahmut Ez Zahar El-Meyadin kanalına verdiği röportajda, bu hareket içerisinde yapılacak olan seçimlerin bu hareketin İsrail ile mücadele alanındaki politika ve duruşunda bir değişikliğe neden olmayacağını ifade etti.

Ez Zahar röportajının başka bir bölümünde bu hareketin İran’da düzenlenecek olan Filistin’e destek konferansına katılmak için Refah kapısından geçebilmeleri adına Kahire ile görüştüğünü açıkladı.

Mahmut Ez Zahar şunları söyledi: ‘Mısır bu konuda bize hiçbir söz vermedi ve biz, heyetimize Refah Kapısından geçiş izni verilip verilmeyeceğini bilmiyoruz.

Gazze’de Hamas içinde yapılan seçimler tamamlandı ama Gazze dışındaki bölgelerde Hamas liderlerinin seçilmesinin bazı ön hazırlıklara ihtiyacı var ve bu sonuçlar da vakti gelince açıklanacaktır.

Yahya El-Senvar’ın Gazze’de Hamas’ın sorumlusu olarak seçilmesi, Hamas’ın politika ve duruşunda hiçbir değişikliğe neden olmayacaktır ve yaşanan olay sadece sorumlulukların ve görevlilerin değişmesidir.’

Hamas’ın bu üst düzey yetkilisi Hamas içinde darbe ya da çatışma yaşandığı hakkında gündeme gelen açıklamaları reddederek şunları söyledi: ‘İsrail’in Hamas’ı sivil bir hükümete sahip askeri bir örgüt olarak yansıtmaya çalıştığı arzuları ve gerçekler arasında bir ayrım yapılmalıdır.’

Suriye ve diğer ülkelerle ilişkilerimize yeniden başlıyoruz

Mahmut Ez Zahar, ‘Hamas Hareketinin yeni liderleri bölgedeki gelişmeler ya da komşu ülkelerle ilişki konusunda farklı görüşlere mi sahipler?’ sorusu üzerine şunları söyledi: ‘Hamas, Arap dünyası tufanının silip süpürdüğü Suriye ve tahrip olan diğer Arap ülkeleriyle, istikrara kavuştuktan sonra ilişkilerine yeniden başlayacaktır.’

Ez Zahar, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Washington’a gerçekleştirdiği ziyaret hakkında şu ifadelerde bulundu: ‘Biz yapılan açıklamaları ve sergilenen tavırları dikkate almıyoruz ve bu açıklamalar direnişin duruşunu etkilemeyecektir.

Direnişin hedefi bütün Filistin topraklarını kurtarmak olduğu sürece, Amerika Büyükelçiliğinin Batı Şeria ya da Kudüs’e taşınmasının hiçbir önemi yoktur.’