IŞİD terör örgütü, mali kaynaklarının önemli bir bölümünü kaybetmesi sonucu tamamen iflasın eşiğini gelmiş bulunuyor.
Irak Press’in verdiği habere göre dünyanın en ‘zengin’ terör örgütü olduğu sanılan IŞİD para kaynaklarını giderek kaybediyor. Yeni bir rapora göre, örgütün kontrol ettiği topraklar giderek daralırken ve petrol sahaları hava saldırılarıyla hedef alınırken, örgüt milyonlarca dolar maddi kayıp yaşadı.
Londra’daki King’s College’ın Uluslararası Radikalizasyon ve Siyasi Şiddet Araştırmaları Merkezi (ICSR) tarafından yayımlanan rapordaki veriler şöyle:
Gerçek rakamları hesap etmek zor olmakla beraber, örgütün Irak ve Suriye’de en geniş sınırlara ulaştığı 2014’te yıllık 1.9 milyar dolar gelir elde ettiği sanılıyor. Bu meblağ geçen yıl yarı yarıya azalarak 870 milyon dolara düştü.
Raporda, IŞİD’in gelir kaynakları şöyle sıralandı: Doğal kaynaklar, antik eser kaçakçılığı, ele geçirilen bölgelerden toplanan vergi, halka kesilen para cezaları ve fidye.
Buna göre, örgüt antik eser kaçakçılığından para kazanma becerisini son dönemde kaybederken, en büyük geliri şu an vergiden elde ediyor.
Petrol hâlâ örgütün ikinci büyük gelir kaynağı olmakla beraber, ABD liderliğindeki koalisyonun petrol altyapısını ve tankerleri hedef almasıyla bu kaynak da hızla kurumaya başladı.
Raporda, Irak hükümetinin örgütün elindeki bölgelerde yaşayan memurların maaşlarını kesmesi ve ‘Türkiye ile Irak’ın Kürt kontrolündeki bölgelerde sınır ticaretini azaltma çabaları’ sonucunda, IŞİD’in kasasının biraz daha boşaldığı belirtildi.
Raporda, örgütün ele geçirilen belgelerine dayanılarak, maaşların ve savaşçılara verilen ganimetlerin azaltıldığı, bunun karşılığında IŞİD kontrolündeki bölgelerde vergi ve fiyatların artırıldığı belirtildi.
ICSR’nin direktörü Peter Neumann, “Yolları tamir etmesi, öğretmenlere maaş ödemesi, sağlık sistemini yönetmesi gerekiyor. IŞİD’in, El Kaide’nin hiç yapmadığı şeyleri yapması gerekiyor” dedi.
Örgütün ‘iş modeli’ni sürekli genişleme gerektiren bir ‘piramit’ olarak niteleyen Neumann, toprak kaybı yaşandıkça para kaybının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti.