Faris Avde’den bahsediyoruz. “Matkaba eliyle karşı koydu” atasözünün anlam bulduğu Filistinli çocuk.
Toplumda tanınan veya ileri gelen bir komutan ve lider değildi. Ancak küçük yaşına rağmen Siyonist işgal rejiminin askeri tersanesine çıplak göğsüyle meydan okurken çekilen ilk ve son fotoğrafıyla meşhur oldu.
Faris Avde’den bahsediyoruz. “Matkaba eliyle karşı koydu” atasözünün anlam bulduğu Filistinli çocuk. Gazeteciler, 2000 yılında Gazze’ye giren Siyonist işgal ordusu tanklarından birine elindeki taşla karşı koyarken fotoğrafını çekmişti.
Faris, Siyonist işgal ordusunun Gazze’ye girdiği günlerde 8 Kasım 2000 tarihinde okula gitmek üzere evinden çıktı. Ama yolda diğer okul arkadaşları gibi yolunu değiştirip, Gazze toprakları üzerinde inşa edilmiş Yahudi yerleşimci çetelerin kaldıkları yerleşkelere gitti.
Bir Faris değil, onlarca Faris…
Faris, sabah okula gidip akşam evine dönen sıradan bir öğrenci değildi. Faris, evden okul elbisesiyle çıkar, okula yakın bir yerde bunları sivil elbiselerle değiştirir ve çatışma alanına giderdi.
Çatışmadan sonra tekrar aynı noktaya gelir, okul kıyafetlerini giyip evine dönerdi.
Faris’in şehit olduğu 2000 yılından sonra ailesinde doğan bütün çocuklara onun ismi verildi. Faris’in şehadet yıldönümünde konuşan annesi En’am Avde, sadece kendilerinin değil, Avde ailesinin de Faris’in şehit olduğu 2000 tarihten sonra yeni doğan çocuklarına hep onun ismini verdiklerini söyledi.
Filistin Enformasyon Merkezi’ne konuşan En’am Avde, “Faris küçük yaşına rağmen yiğit ve cesurdu. İşgalciden korkmuyordu. Her gün çatışmalara katılıyordu. Bunu biliyordum. Ben elli defadan fazla onu çatışmaların ortasından alıp getirdim. Babası bu konuda çok katıydı. Gittiğinde onu azarlıyordu” dedi.
Şehadete hazırlanıyordu
Faris’in annesi oğluyla ilgili şunları anlattı:
“Şehit olmadan birkaç gün önce halasının oğlu Şadi’nin cenazesini yeni kaldırmıştık. Şadi’nin mezarı üzerindeki çiçeklerden bir demet alıp evimizin merdiveninin altına sakladı. Son günlerde resmini çeken gazetecilerden çektikleri fotoğraflardan birini kendisine göndermelerini istedi. Biri ona evimize girmeye çalışan işgal tanklarından birine taş atarken çekilmiş fotoğrafını getirdi. Babası görmesin diye hemen onu gizledi. Ona çiçek ve fotoğrafı sorduğumda ‘bunları şehit olacağım gün için hazırladım’ dedi.”
Anne Avde sözlerini şöyle sürdürdü:
“Faris, namaza dikkat ediyor, özellikle sabah namazlarını camide kılmaya özen gösteriyordu. Şehit olacağı gün merdivenden üç kez inip geri döndü. Yüzünde veda işaretlerini görüyordum.”
Şehadet günü
8 Kasım 2000 tarihinde okul müdürü saat dokuz buçukta Faris’in annesini aradı. Oğlunun bugün okula gelmediğini söyledi. O saatlerde Faris kalibresi büyük mermilere hedef olmuştu. Siyonist işgal güçlerinin sıktığı ağır mermilerden biri boynunu delmişti. Bir saat yerde kan kaybettikten şehit oldu.
Faris’in annesi onu kaldıran üç arkadaşının Faris’in son sözlerinin “anne, anne, annem nerede?” olduğunu söyledi.
Faris yedi çocuklu ailenin altıncı çocuğuydu. Bunlardan ikisi özel ihtiyaç sahibi çocuk, ikisi de kızdı. Siyonist işgal güçleri 2014 savaşında Gazze’deki evlerini bombaladı. Abisi ise kendisinin şehit olmasından üç ay sonra işgal güçlerinin ateşiyle yaralandı.
Faris için onlarca şiir yazıldı. Adı, birkaç direniş romanında geçti. Filistinli sanatçılar Meys Şeleş ve Rim Telahmi onun adına şarkı söyledi.
Filistin Enformasyon Merkezi