Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, 104 emekli amiralin yayımladığı bildiriye tepki gösterirken darbe tartışmalarına da değinerek, “Bugün asıl darbe milletin cebine yapılmaktadır” dedi.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, parti genel merkezinde yaptığı haftalık basın toplantısında, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
ANKA’nın aktardığına göre, 104 amiralin bildirisine tepki gösteren MHP lideri Devlet Bahçeli’ye mektup hatırlatması yapan Karamollaoğlu, “Bugün bir demokrasi havarisi kesilen bazı kimselerin ve çevrelerin nasıl bir tavır içinde oldukları vesikalarla sabittir. 2004 yılında görevi başında bulunan 313 generale mektup yazarak, ‘Gelişmeler endişe verici, iktidarı uyarın’ diyenler, fiilen darbe çağrısı yapmışlardı. Bugün aynı çevrelerin bu bildiriye verdikleri tepki, hepimizi derinden düşündürmelidir” dedi.
‘Asıl konuşulması gereken 83 milyonun derdi olmalıdır’
“Maalesef ülkemiz 104 emekli amiralin bildirisini konuşuyor sadece” diyen Karamollaoğlu, şöyle devam etti:
“Bir anda bütün gündem bu bildiriye odaklandı. Daha önce de emekli büyükelçiler bir bildiri yayınlamışlardı. Üniformalarını çıkardıktan sonra yayınlanan bu bildiri kanaatimiz göre, aynı mahiyette kabul edilebilir ama darbe veya darbe çağrısı elbette hiçbir surette kabul edilemez. Niyetleri ne olursa olsun, gece yarısı yayınlanan bu bildiri aslında iktidara karşı bir hava sergilemek isterken, en çok iktidarın işine yaramıştır. Kanaatimize göre, bugün asıl konuşulması gereken 104 emekli amiralin bildirisi değil, 2 milyon esnafımızın, geçinemeyen emeklimizin, 83 milyon vatandaşımızın derdi olmalıdır.”
‘Darbe sadece postallarla değil, vergilerle, zamlarla da yapılabilir’
Asıl darbe milletin cebine, emeğine, aşına yapıldığını söyleyen Karamollaoğlu, “Darbe sadece postallarla değil, vergilerle, zamlarla da yapılabilir, bunu görmek mecburiyetindeyiz. Demokrasiye el uzatan askeri vesayeti de insanımızın kazancına el uzatan takım elbiseli sivil vesayeti de kabul etmemiz mümkün değildir. Bugün 104 emekli amiralin bildirisi için olağanüstü toplanılması düşünülüyorsa, 84 milyon vatandaşımızın geçim derdi için de mutlaka bir araya gelmek mecburiyetindeyiz. Ülkemizde en zengin yüzde 20’nin toplam gelirden aldığı pay yüzde 46’nın üstünde; en yoksul yüzde 20’nin toplam gelirden aldığı pay sadece yüzde 6 civarındadır. Aradaki fark 7.5 misli. En değerli ittifak bu gelir adaletsizliğine karşı yapılacak ittifak olacaktır. Bu sebeple; insanımızın kazancına, emeğine, hakkına ve tenceresine yapılan darbelerin karşısında olan herkesi Geçim İttifakı’nda olağanüstü bir toplantıya davet ediyorum” dedi.
‘Demokrasi havarilerinin tavırları vesikalarla sabittir’
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi de eleştiren Karamollaoğlu, “Bugün bir demokrasi havarisi kesilen bazı kimselerin ve çevrelerin nasıl bir tavır içinde oldukları vesikalarla sabittir. 2004 yılında görevi başında bulunan 313 generale mektup yazarak, ‘Gelişmeler endişe verici, iktidarı uyarın’ diyenler, fiilen darbe çağrısı yapmışlardı. Bugün aynı çevrelerin bu bildiriye verdikleri tepki, hepimizi derinden düşündürmelidir. Türkiye demokrasiyi rafa kaldıranların, TBMM’nin işlevselliğini yok edenlerin, fikir özgürlüğüne darbe vuranların, sokak ortasında gazetecilerin, siyasilerin linç edildiği ortamın sorumlusu olanların, tek adam rejimini tesis edenlerin demokrasi diye bir derdi olduğuna inanamıyoruz. Demokrasi bu ülkede birileri için, adeta acıkınca yenilen bir helvadan put haline gelmiştir. Bu sebeple de işlerine geldiğinde demokrasi, işlerine gelmediğinde ise baskı ve tahakküm anlayışı tezahür etmektedir” diye konuştu.