Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

“Allah’ın bu ümmeti her şeyden taviz veren liderlerden kurtaracağı gün yakındır”

, , kategorisinde, 30 May 2017 - 22:33 tarihinde yayınlandı
“Allah’ın bu ümmeti her şeyden taviz veren liderlerden kurtaracağı gün yakındır”

Lübnan’ın önde gelen Sünni alimlerinden Şeyh Mahir Hammud, ABD Başkanı Donald Trump’ın katılımıyla gerçekleşen ‘Riyad Zirvesi’ni yorumladığı geçtiğimiz haftaki Cuma hutbesinde, zilleti tercih eden Arap liderlerinin karşısından izzeti tercih eden direnişçilerin de yer aldığını ve her çöküşün beraberinde güçlü bir uyanışın da habercisi olduğunu vurguladı.

Şeyh Mahir Hammud’un 26 Mayıs tarihli hutbesi şöyle:

“Kalplerinde hastalık bulunanların ‘Başımıza bir felaketin gelmesinden korkuyoruz’ diyerek aralarında konuşup durduklarını görürsün. Ama Allah, yakın bir fetih veya katından bir emir getirir ve onlar içlerinde gizledikleri şeye pişman olurlar.” (Maide: 52)

Arap liderlerin Amerika’ya ve ardından israile boyun eğmekte acele ettiklerini, dostluklarının bir ifadesi olması için servetler harcadıklarını, kendilerini kontrol altına alan, dinlerini ve mukaddes değerlerini hiçe sayan komplo planları karşısında boyun eğdiklerini görerek bir kez daha İsrail’in Lübnan’ı istila ettiği 1982 yılındaki tarihi yenilgiyi yaşamış oluyoruz. O zaman da İsrail karşısında boyun eğilerek Filistin direnişi celladının ellerine teslim edilmiş, yaşanan onca acı birkaç bahaneyle meşrulaştırılmıştı.

Riyad Zirvesi hiç şüphe yok ki, büyük bir yenilginin ifadesi… Peki, soruyorum; bunu daha ne kadar yaşayacağız! O süreçte cihad operasyonları başlatılmış, direniş devreye girmiş ve her şey tam tersine dönmüştü. Aradan geçen 2 yıl 8 ayın sonunda İsrail, Güney Lübnan’ın büyük bir bölümünden çekilmişti. Sonrasında İsrail tarihinde ilk kez hiçbir şart belirtmeksizin Lübnan’ın tamamından çekilinceye kadar operasyonlar devam etti.

Bu yüzden bugün israilli düşmana teslim olan, Amerika karşısında boyun eğenlere şunu söylemek istiyoruz: Çok uzun zamanınız kalmadı! Allah’ın bu ümmeti sizin gibi her şeyden taviz veren liderlerden kurtaracağı gün yakındır!

Olayların gelişim süreci ve tecrübelerimiz bize öğretti ki, her çöküş beraberinde güçlü bir uyanışın da habercisidir.

İşgalci israil zindanlarında açlık grevine giren esirler, Yemen ve Suriye’de düşmana karşı direnenler, Filistin ve Lübnan direnişi bize gösterdi ki, bu ümmet içerisinde çokça hayır taşıyor. Utanç verici kral ve liderler ise kendilerinden başka kimseyi temsil etmiyorlar. Bu ümmet içerisinde taşıdığı hayır sayesinde zafere erişecektir.”

Haber Editörü : Tüm Yazıları