Çınar’da bir ton bomba ile gerçekleştirilen saldırının ardından ilçe yaralarını sarmaya çalışıyor. Saldırının gerçekleştiği mahallede patlamayla yaşanan şok ve izler henüz taze. Yıkıntılar arasında sağlam kalmış eşyalar toplanıyor sahipleri tarafından ancak, ne kendilerinin gidebilecek, ne de eşyalarını koyabilecekleri yerleri var.
Patlamada harabeye dönmüş evinin balkonunda ve elinde parçalanmış Kur’an sayfalarıyla aşağıda yıkıntıları tespit etmek üzere çalışan habercilere sesleniyor;
“Barış istiyorum. Allah rızası için barış, barış… Evim yıkıldı, başkalarının yıkılmasın. Sesimiz bütün dünya’ya gitsin. Bütün büyükler gelsin. Barış istiyorum, yeter artık, yeter. Yasin okuyordum. Bana bir şey olmadı, bundan dolayı. Allah rızası için, Yasin okuyordum. Bu parçalar tek kaldı. Komşularım öldü başkaları ölmesin.”
Balkonundan parçalanmış Kur’an sayfalarını sallayan Medine Arzu saldırıdan yara almadan kurtulmuş. Ancak eşi Mehmet Şirin Arzu yaralı ve evi büyük hasar görmüş. Sokaktakiler onu susturmaya çalışsa da, kimseyi dinlemeyerek bağırmaya ve yapanlara beddua etmeyi sürdürüyor.
Çınar Emniyet Müdürlüğü’ne yapılan saldırıdan en çok Belediye Lojmanları’nın bulunduğu mahalle etkilenmiş. Yaralıların çoğunluğu da bu mahalleden. Evler kullanılamayacak kadar hasarlı, eşyalar ise patlamanın yarattığı basınç ile parçalanmış durumda. Çünkü bir ton büyüklüğünde bomba sadece elli metre uzakta patladı.
‘Kırk dakika yaralı eşimle çıkamadık’
O patlamanın ardından yaşanan çatışmayı, komşularıyla birlikte binanın merdivenlerinin bulunduğu boşlukta savuşturan Sabiha Özcan, gözünden yaralanmış eşi Erkan ile birlikte 40 dakika çıkamamış dışarıya.
“Eşim yaralanmıştı ve kanaması vardı. Evin duvarları çöktüğü için kalamazdık. Çıkıp merdivenlerin üzerine çöktük. Komşularım da gelmişti ve çatışmaların dinmesini bekledik. Sesler kesilince dışarı çıktık. Her taraf alt üst olmuştu, gelen ambulanslara koşarak eşimi hastaneye yetiştirdik. Bakın evime, her şeyim ortada ve parçalanmış durumda. Bakın bu perdedeki kan eşime ait. Bir tek evladıma bir şey olmadığı için şükrediyorum. Allah aşkına yeter artık, artık yeter, gerçekten yorulduk, bunaldık ve kaldıramıyoruz. Bu işi yapanları kınıyorum, bizlere de günah, bizlere de…”
‘Yetmedi mi artık, daha ne kadar ölecek insanlar?’
Mehmet Nuri Kopçak saldırıda yaralananlardan. 58 yaşındaki Kopçak saldırı olduğunda torunu ile birlikte televizyon izliyormuş. Duvar üzerlerine yıkılmış.
“Evde çocuklarım ve torunlarımla televizyon izliyorduk. Patlamayı duymadan önce duvarlar patladı. Üzerimize geldi. Sarılıp torunumu korumaya çalışırken kafamdan yaralandım. Dışarısı yatışınca, çıktım. Savaş alanı gibiydi. Her taraftan çığlıklar, sesler yükseliyordu. Yazık, günah daha ne kadar ölecek insanlar, daha kaç kişi ölecek? Kimseler ölmesin artık.