Esirler Hareketi söz konusu esirlerin hayatlarından işgal yönetiminin sorumlu olduğunu vurguladı. | Anadolu Haber
Ulusal Esir Hareketi, işgal rejiminin cezaevleri idaresinin, esirlerin geri alınan haklarına tecavüzlerinin önüne geçmek için bir stratejik proje hazırlığı içinde olduklarını ve basit de olsa herhangi bir haklarının alınması yönündeki bir kararı kabul etmeyeceklerini açıkladı.
Esirler Hareketi yaptığı basın açıklamasında, işgal zindanlarındaki ulusal oluşumların tümünün katılımıyla cezaevleri idaresinin esirlere yönelik kararlarını ve tepkilerini takip etmek ve işgal yönetiminin aleyhteki uygulamalarının hızla önüne geçmek için atılacak adımları belirlemek üzere bir Acil Durum Komitesi oluşturulduğu belirtildi.
Açıklamada; “Halkımızın, direnişimizin ve dünyanın özgürlerinin, insanlığın en büyük düşmanı durumundaki işgal yönetiminin uygulamaları karşısında bizimle tek saf olacağına inanıyoruz.” ifadesine yer verildi.
Açıklamada ayrıca maruz kaldıkları idari tutukluluk uygulamasını protesto amacıyla açlık grevini sürdüren ve bazılarının bu grevleri 80 günü geçmiş olan esirlerin sağlık durumlarının da tehlikede olduğuna dikkat çekildi.
Esirler Hareketi söz konusu esirlerin hayatlarından işgal yönetiminin sorumlu olduğunu vurgularken, Filistin halkından da bu esirlerin haklı davalarına topluca destek vermesini istedi.
Ayrıca Esirlerin ve Özgürleştirilenlerin İşleri Heyeti’nin avukatı Kerim Acve, Özgürlük Tüneli kahramanlarından olan ve işgal güçleri tarafından yeniden esir edilen Muhammed El-Arıda’nın dün (4 Ekim Pazartesi), işgal rejiminin Askalan Cezaevi yönetimi tarafından kendisinin bu cezaevine nakledilmesinin üzerinden geçen 6 gün boyunca maruz kaldığı ve devam etmekte olan kötü muameleleri protesto amacıyla açlık grevine başladığını bildirdi.
İdari gözaltılarını reddetmek için açlık grevindeki Filistinli esirlerin durumu ise şöyle:
1. Kayed el-Fesfus, 83. gün
2. Mikdad el-Kavasme, 76. gün
3. Ala el-Arac 58. gün
4. Hişam ebu Havaş, 50. gün
5. Rayik Beşarat, 45. gün
6. Şadi ebu Akar 42. gün