Filistin İslami Cihad Hareketi’nin askeri kanadını temsil eden Kudüs Seriyyelerinin son dönemde elde ettikleri başarılar yalnızca askeri alanla sınırlı kalmadı.
Filistin İslami Cihad Hareketi’nin askeri kanadını temsil eden Kudüs Seriyyelerinin son dönemde elde ettikleri başarılar yalnızca askeri alanla sınırlı kalmadı. Siyonist rejimin güvenlik sistemini çökerten Seriyyeler, Siyonist komutan ve askerlere “Gazze’ye girmeye yeltenmeleri halinde başlarına gelebilecekler üzerine” tehdit içerikli mesajlar gönderdiler. Kudüs Seriyyeleri Siyonist düşman karşısında girdiği meydan savaşının yanı sıra “beyin savaşı”na da girmiş durumda…
Kudüs Seriyyeleri’nin kullandığı “Hacker silahı” bugün soğuk savaş ve elektronik savaşta kullanılan en etkili silah konumunda…
“Savaş basını” konu bağlamında, Kudüs Seriyyeleri komutanlarından biri olan “Ebu Muhammed”le “hackerlik” üzerine bir röportaj gerçekleştirdi.
Röportajın başında işgal güçleriyle yürütülen savaşın yalnızca meydanda olmadığını, aynı zamanda elektronik bir savaşın da söz konusu olduğunu ifade eden Ebu Muhammed, Kudüs Seriyyeleri gibi diğer direniş gruplarının da işgalcilere ait siteleri ele geçirip yayınladıkları mesajların çok etkin bir role sahip olduğunu vurguladı. Siyonistlerin güvenlik kurumunu, askeri kurumunu ya da diğer kurumlarını hedef alan bu türden saldırıların “kendilerini yenilmez olarak tanımlayan” ordu ve diğer kurumlar açısından yıkıcı bir etki uyandırdığını ifade etti. Ebu Muhammed sözlerini şöyle sürdürdü:
“Düşmanımızın gücünün hangi boyutta olduğunun farkındayız. Evet, Ortadoğu’daki en güçlü silah deposu onların elinde… Aynı şekilde bölgenin en iyi güvenlik sistemine sahipler… Bunlar doğru! Ancak imkanlar kısıtlı da olsa eğer irademiz güçlüyse hiçbir gücün bizi yenmesi de mümkün olamaz. Bugün yaşadığımız tam da bu!”
Kudüs Seriyyeleri’nin “Hacker grubunun” yegane hedefini, tüm dünyaya ordularının ve güvenlik sistemlerinin gücünü göstermeye çalışan Siyonist düşmanın aslında yalnızca bir “yalan”dan ibaret olduğunu kanıtlamak olarak ifade eden Ebu Muhammed, hackerların çalışmaları sayesinde geçmiş savaşlarda direnişin Siyonist ordunun özeline ulaştığını ve bir sonraki savaşta da bu bilgiyi elde edebilecek güce sahip olduğunu belirtti.
Seriyyelerin Sürprizi
Kudüs Seriyyeleri’ne bağlı istihbarat biriminin, psikolojik savaş kapsamında Siyonist komutanlara ait 5000 cep telefonunu ele geçirdiklerini ifade eden Ebu Muhammed, Siyonist düşmanı Arapça ve İbranice dillerinde yayınladıkları mesajla şok ettiklerini ifade etti. Ebu Muhammed “Gazze’yi askerlerinize mezar edeceğiz ve Tel Aviv’i ateşe vereceğiz!” şeklindeki mesajla direnişin yeni sürprizler hazırladığını ifade ettiklerini belirtti.
Telefonlara yapılan operasyon, Siyonist düşmanın Filistin radyolarını ve uydusunu hedef alan ve Filistin’i vuracakları yönünde mesaj yayınlayan saldırısının hemen ardından geldi.
İki ucu keskin kılıç
“Hacker” silahının hem savaş hem barış halinde kullanılabilecek iki yönlü bir silah olduğunu ifade eden Kudüs Seriyyeleri, barış zamanlarında gizli bilgilere ulaşma yönünden etkili olduğunu belirtti. Savaş zamanlarında ise özellikle de Siyonist düşmana korku salmak ve güven kaybı yaşatmak hususunda etkili olduğunu belirten Ebu Muhammed, hackerların Siyonistlerin güvenlik sistemlerini ya da askeri bilgilerini ele geçirmeleri dolayısıyla işgalci halkın Siyonist orduya olan güveninin neredeyse tamamen tükendiğini ifade etti.
Savaş zamanlarında, askeri planların, taktiklerin, Siyonist ordunun askeri teşkilatının öğrenilmesi hususunda etkin bir silah olduğunu vurgulayan Ebu Muhammed, Siyonist ordulara ait bilgisayarları ele geçirdiklerini, bu bilgisayarlardan edindikleri bilgiler doğrultusunda mesela sınır bölgelerde ne kadar askerin nerede tutulduğunu öğrendiklerini ifade etti.
Güven sarsıntısı
Ebu Muhammed bu silahın kullanılmasındaki gayenin ne olduğunu şu şekilde özetledi: “Birincisi; basit ve sınırlı imkanlara sahip olsa da direnişin kendisini elektronik savaş gibi çok sayıda alanda geliştirme gücünü elinde bulundurduğunu göstermek; ikincisi, Siyonist ordunun güvenlik sistemini Yahudi yerleşimcilerin gözü önünde çökerterek işgalci yerleşimciler arasında güven sarsıntısının oluşmasına yol açmak; üçüncüsü ise düşmanın gizli bilgilerine ulaşarak düşmanın sırtına hançeri saplamak…”
Ebu Muhammed Siyonist ordu komutanlarının cep telefonlarına gönderilen mesajın, özellikle de Gazze’deki mezarlığın yakınlarındaki bir gezi esnasında gönderilmiş olmasının büyük ses getirdiğini ifade etti.
Ebu Muhammed Seriyyelerin elektronik gücünün imza attığı en büyük “hackerlığın” “Mavi Gökyüzü” Savaşı’nda ordunun üst düzey komutanlarının bilgisayarlarını ele geçirerek askerlerle ilgili tüm özel bilgilere ulaşılması ve bu bilgisayarlara tehdit mesajı gönderilmesi olduğunu ifade etti. Ayrıca Kassam Tugaylarının İsrail Ordu Radyosunu ve Siyonistlerin kanalı olan Kanal 2’yi ele geçirerek direnişi destekleyen yayınlar yapmasının da çok büyük etki uyandırdığını ifade etti. Direnişin ele geçirdiği bilgileri gizlemeyeceğini ve basın üzerinden bu bilgileri tüm dünyaya aktaracağını belirten Ebu Muhammed bu sayede Siyonist ordunun yalanlamalarının geçersiz olduğunu da ortaya koyacaklarını söyledi. Nitekim işgal ordusunun bu saldırılarla ilgili çok sayıda itirafı bulunuyor.
Ordunun inandırıcılığını kaybetmesi
Bir Siyonist asker kendisine tüm imkanların verildiği ve gerektiğinde her türlü desteği alacağına olan inancıyla sahaya iniyor. Ancak sahaya indikten sonra kendisine bulunduğu mekandan başka bir mekana gitmesi gerektiği yönünde bir mesaj geliyor. O bunun komutanından geldiğini zannederken bu mesajın da elektronik savaşın bir parçası olduğunu öğrenince şok oluyor ve çalıştığı ordu kurumuna duyduğu güveni kaybediyor. Benzeri şekilde çok sayıda askerin elektronik savaş nedeniyle orduya olan güvenini kaybettiği, gençlerin orduya katılma yönündeki istekliliklerini kaybettiği, zira orduya katılmanın ya da onlarla savaşa gitmenin “kendini cehenneme atmaktan farksız olduğu” yönünde bir yaklaşıma sahip oldukları ifade ediliyor.