ABD Başkanı Trump’ın 20 Ocak’tan bu yana aldığı kararlar uluslararası toplumda pek çok tartışmayı da beraberinde getirdi. İşgalci israil basınında yer alan bir makalede, Trump’ın ‘din savaşı’na ihtiyacı olduğu ifadeleri dikkati çekerken, yeni yönetimin bunun için kullanacağı silahlar da sıralandı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın başkanlığa gelmesinin ardından dünya gündemi Amerika’nın yeni vizyonuna ve dış politikasına odaklandı. 20 Ocak’tan bu yana aldığı kararlarla uluslararası toplumda geniş yankı uyandıran Trump’a ilişkin çarpıcı analizler ve dikkat çekici görüşler yazılıyor.
İşgalci israil gazetesi Haaretz’de “Trump’ın kutsal savaşa ihtiyacı var” başlığıyla yayınlanan makalede ilginç ifadeler yer aldı.
Makalede şu ifadeler yer alıyor:
“Trump yönetiminin akılalmaz korkutucu uygulamaları Amerika’yı dünyadan ayırabilir. Trump yönetiminin bunu gerçekleştirmek için bir planı var. Korkunç planın amacı, Trump’ın güç sınırlarını genişletmek, kendisine destek veren tabanı kışkırtarak harekete geçirmek, ırkçılığı körüklemek, İslamofobiyi kullanmak. Ve nihai adım ise -eğer çok ihtiyaç duyarsa- antisemitizmi kullanmaktan da kaçınmayacak. Çünkü tüm bunları üzerine atabileceği bir günah keçisine ihtiyacı var”
Trump’ın bir savaşa ihtiyacı olduğunun vurgulandığı makalede, “Seçim kampanyası sırasında ortaya attığı savurgan vaatleri yerine getirmek için, ABD savunma sanayisini canlandırmak için bir savaşa ihtiyacı var. Savaşta öldüren taraf ‘Hristiyan ve beyaz erkek’ olursa, bu ABD güvenliğini tehdit eder. Bu yüzden daha önce görmediğimiz Müslümanları kullanacak.” ifadeleri kullanıldı.
Makalede yer alan en dikkat çekici kısım ise ‘din savaşı’ ifadesinin yer aldığı kısım:
“Donald Trump savaş istiyor. Ama herhangi bir savaş değil. Hristiyan ve beyaz olanlar dışındaki herkesi hedef almak istiyor. Bunun için kullanacağı en büyük silahı, yıllardır ‘din savaşı’nı dilinden düşürmeyen başdanışmanı Stephen Bannon” Makalede, Bannon’un 2014 yılında, Vatikan’da bir Hristiyan konferansında yaptığı konuşmaya da yer verildi:
“Çok kanlı ve acımasız bir savaşın eşiğindeyiz. Kilise ordusu kurmak zorundayız. Bunu sadece inancımızı savunmak için değil, bizden olmayan herkesle savaşmak ve 2 bin yıldır gördüğümüz bu saçmalıkların kökünü kurutmak için yapmalıyız”