Cemal Abdünnasiri’nin kızı, Mısır Dışişleri Bakanı’nın işgal topraklarına gerçekleştirdiği ziyareti ve Siyonist Rejim yetkilileriyle görüşmesini eleştirdi.
El-Ahram Gazatesi Hadi Cemal Abdünnasiri’nin kızının kalemiyle ‘İsrail’e yakınlık, neden şimdi? başlığıyla yayınladığı bir makalede şunları yazdı: ‘Bu sorunun, ‘Filistinlilerin sıkıntı ve acılarını ve İsrailliler ile arasındaki çatışmaları sonlandırmaya çalışmak ve iki taraf arasında güven köprüleri oluşturmak’ olan cevabı beni hayrete düşürmektedir! Bu cevap benim neslim gibi 56 ve 67 yıllarındaki ve sonrasında da 73 yılındaki savaşa, Filistin savaşına ve Yahudilerin Filistin topraklarını işgaline şahit olan bizler için inandırıcı değildir! Bütün bunlardan daha kapsamlı olarak, Yahudilerin Filistin topraklarında yerleşim alanları inşasına, Filistinlileri katli ve onları kendi ülkelerinden kovduklarına da şahit olduk. Bütün bunlara rağmen nasıl karşılıklı güvenden bahsedebiliriz! Dünyanın gözü önünde her gün canları, malları ve vatanları yağmalanan ve işgal edilen bir millet, işgalcilere nasıl güvenebilir?
Cemal Abdünnasır’ın kızı Mısır ve Siyonist Rejim ‘in yakınlaşmasına neden karşı çıktığını bazı sebepler sunarak açıkladı ve şunları yazdı:
1- Mısır Dışişleri Bakanı ve Netanyahu’nun Tel- Aviv’deki görüşmeleri, 25 Ocak ve 30 Haziran İnkılabından sonra gerçekleştirdikleri ilk görüşmedir. Bu inkılaplar Mısır’da güçlü milli duyguların oluşmasını sağladı ve bu inkılaplar yenilgi ve başarısızlık arasındaki bir ayrımdı ama siyasi, ekonomik ve kültürel olarak hiçbir başarası yoktu. Mısır’ın bütün yaşam alanlarındaki parlak ve ileri bilinçle, ilerlemeler ve gelişmelerin olduğu bir merhaleye geçmesi ümidiyle.
2- Ben Mısır ve düşman İsrail arasındaki yakınlıkta Mısır için zarar ve ziyandan başka bir şey görmüyorum. İsrail için de Arap ve Afrika dünyasında bir yer görmüyorum. Bu yer Netanyahu’nun Kampala’da yedi Afrikalı liderle özellikle Nil nehri konusunda Mısır hakkında komplolar kurduğu görüşmesinde yok oldu ve zarar gördü. Hatırlatmak gerekir ki Amerikan belgelerinde, 90’lı yıllarda Mısır’ın Afrika’da bulunmasına karşı, İsrail’in Afrika’ya yatırımları için Amerika’nın finansman sağladığı belirtildi!
3- Eğer bu görüşme Filistin’in menfaatineyse, Filistinlilerin kendilerinin bir hükumeti var ve mümkün olan bütün araçlarla bu yolda çaba gösterebilirler. Kamp David Anlaşmasından itibaren de İsrail’e karşı barışçıl yöntemler kullanmanın hiçbir faydası olmadığı kanıtlanmıştır. Filistinlilerin kendi iradesini kabullendirmek ve Batı Şeria’yı özgürleştirmek için İsrail’e karşı uygulayacağı en iyi yöntem, Filistin Direnişini güçlendirmektir.
4- Beni endişelendiren şey, bu görüşmenin Mısır ve İsrail ilişkilerini normalleştirmek için yeni bir dönemin başlangıcı olmasıdır. Ama eminim halk, 30 yıl önce olduğu gibi bu çabayı başarısız kılacaktır. Bu millet İsrail’in tarım sektörüne verdiği zararları hala unutmamıştır.
5- Mısır ve düşman İsrail ilişkilerinin kesilmesi, İsrail ile mücadelenin tek yoludur. Çünkü daha fazla anlaşma düşman tarafından dayatmalara neden olacaktır ve düşman İsrail’in Mısır, Filistin, Suriye ve Lübnan’ın zararına olan yayılım politikası hepimize aşikârdır. İsrail, Batı Şeria’yı işgali altında tutarken, bu bölgenin halkını ikinci sınıf vatandaşlar sayarken ve bu şehrin halkına Amerika’daki Kızılderililer gibi davranırken, nasıl barıştan bahsediyor? Suriye tepeleri İsrail kuvvetlerinin işgali altındayken, İsrail ile Mısır arasında bir yakınlık nasıl mümkün olabilir? Hiçbir gerekçesi olmayan geçmişteki Yahudi-Arap ilişkilerinde ve mevcut şartlarda, bütün Filistin topraklarını işgal eden, onlar arasında ayrım yaratan, direnişten ayıran ve bölgeyi ekonomik ve kültürel olarak yutan İsrail ile ilişkileri Mısır hükümetinin yeniden gözden geçirmesini ve düşünmesini istiyorum.
