Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

“Kalp kaynaklı ölümlerin önüne geçilebilir”

kategorisinde, 27 Ara 2015 - 15:10 tarihinde yayınlandı
“Kalp kaynaklı ölümlerin önüne geçilebilir”

Medicana Konya Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doktor Veli Gökçe, kalp kaynaklı ani ölümlerin önüne geçilebileceğini söyledi.

Dr. Gökçe, kalp kontrol muayenesinin, saptanan risk faktörlerinin bulunması ve değerlendirilerek korunma stratejilerinin belirlenmesinde önemli rol oynadığını anlattı.

Özellikle ailesinde erken yaşta (erkeklerde 40, kadınlarda 50 yaşın altında) kalp hastalığından ölümler olan ya da nedeni bilinmeyen ani ölüm olan ailelerin mensubu kişilerin yaşları ne olursa olsun yaşamları boyunca en az bir kez kalple ilişkili bir check-up yaptırmalarını tavsiye eden Uzman Doktor Veli Gökçe, “Bu sayede ani ölüme yol açabilecek kalp yapısında, doğumsal kaynaklı bir rahatsızlık olup olmadığının tespit edilmesi ve kalp damarlarında erken yaşta oluşabilecek bir tıkanmanın nedenlerinin anlaşılması önemlidir. Ailesel kolesterol yüksekliği ya da damar içinde pıhtı oluşmasına yatkınlık gibi önemli soruların yanıtı alınabilir.

Yapılan tetkik normal sınırdaysa, 40 yaşına kadar benzer check-up tetkiklerinin 5 yılda bir yapılması, 40 yaşından sonra kalp damar hastalığı açısından risk faktörü taşıyan, ailesinde birinci derece akrabalarında kalp hastalığı olan, sigara içen, tansiyon ve kolesterol yüksekliği, şeker hastalığı olan kişilerde de kalp check-up’ı yılda bir defa yaptırmaları önerilmektedir. Bunun yanında toplu ulaşım araçları kullananlar, pilotlar, cerrahlar, yöneticiler yıllık check-up programlarına dahil olmalıdır. Aktif spora başlayan ya da spor yapan kişiler ile profesyonel sporcular belirli aralıklarla kalp check-up’ı yaptırmalıdır.

Check-up paketleri kişinin özelliklerine ve yaşına göre değişmektedir. Kalp ve damar hastalığı gelişimine, damar içinde pıhtı oluşumu ihtimaline yönelik tarayıcı kan çalışmaları che-kup tetkiklerinin olması gereken parçasıdır. Kalp ultrasonografisi yani ekokardiyografi ile kalbin yapısı, kalp boşluklarında büyüme olup olmadığı, kalbin performansının ne düzeyde olduğu, kalp kapakları, duvar kalınlığı, kalp zarı ile kalpten çıkan büyük damarlar incelenmektedir. Bazen ekokardiyografi ile beraber yapılan efor testleri ile de kişinin anjiyografiye, yani bir kalp by-pass ameliyatı ya da balonla damar açılmasına ihtiyacının olup olmadığı tespit edilebilir. Ritim probleminden şüphelenilen bireylerde holter analizi önemli bilgi sağlayabilir” dedi.

“DÜZENLİ KALP TETKİKLERİ RİSKLERDEN KORUYABİLİR”
Kardiyoloji Uzmanı Doktor Veli Gökçe, düzenli kalp tetkiklerinin birçok riskten koruduğunu ifade ederek, “Günümüz toplumunun en önemli sağlık sorunlarından biri olan kalp damar hastalıklarında kişiler her zaman yakınma duymamaktadır. Bazen hissedilen şikayetler ne kişi ne de doktorları tarafından kalp hastalığı bulgusu olarak yorumlanmayabilir. Bu gibi durumlarda check-up yaptıran hastalarda kalp hastalıkları riski önceden saptanabildiği için hastanın hayatı erken tespit sayesinde kurtarılabiliyor.” dedi.

Kalpteki yapısal değişikliğin özellikle genç yaşlarda yaşanan ani ölümlerin en sık rastlanan nedenini oluşturduğunu anlatan Gökçe, sözlerini şöyle tamamladı:
“Kalbin sağ tarafını etkileyen ve ritim bozukluğu yaparak öldüren, sol tarafta doğumsal olarak ortaya çıkan kalınlaşma gibi rahatsızlıklar özellikle fiziksel aktivite gösteren ya da sporla uğraşan kişilerde hayatın sonlanmasına neden olabilmektedir. Hiçbir risk içermeyen ekokardiografi çalışması, böyle bir hastalığı ortaya çıkarabilmektedir. Kişinin kalp damar hastalığı gelişim risklerini ortaya çıkaran kardiyolog değerlendirmesi ve kan tetkikleri, zamanında önlemlerin alınmasını sağladığı için insanların hayatını uzatabilmekte, kişileri riskten koruyabilmektedir.”

Haber Editörü : Tüm Yazıları