Esirler Araştırma Merkezi, uluslararası kurum ve kuruluşlar ile hukuk merkezlerinden 15 Mayıs 1948 tarihinden sonra ve ondan önce Siyonist terör çeteleriyle işgal ordusunun Filistin halkına karşı, özellikle de esirlere yönelik yaptığı zulüm, baskı, katliam, cinayet ve tecavüzler nedeniyle işgalcileri yargılayıp cezalandırmalarını talep etti.

Esirler Araştırma Merkezi yayınladığı açıklamada, işgal rejiminin masum Filistin halkının kanı ve gözyaşı üzerinde kurduğu gayri meşru varlığı ilan ettiği tarihten bugüne kadar 1 milyona yakın Filistinliyi tutukladığını, binlerce aileyi evinden, yurdundan, bağ ve bahçesinden ettiğini, toprağını gasp ve talan ettiğini ifade etti.

Esirler Araştırma Merkezi Müdürü Re’fet Hamduna ise yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Büyük Felaket’in en kötü ve acı sonuçlarından biri işgal rejiminin kurulduğu günden beri bir milyon kişinin esir düşmesi, tutuklananlardan bazılarının acımasızca katledilmesi, kimi zaman toplu katliamlar yapılmasıdır. İşgal rejiminin Filistin halkına karşı takındığı tutum her türlü ahlaktan, hukuktan ve insanlıktan uzaktır.”

Hamduna yaptığı açıklamanın devamında şu rakamları verdi: “Büyük Felaket’i yad ettiğimiz bu günlerde hâlâ işgal zindanlarında 6000’e yakın Filistinli esir var. Bunlar arasında henüz baliğ olmayan çocukların yanında, yaşı yetmişi geçmiş yaşlılar, kadınlar, hastalar var. Bu insanlar insanlıktan, hak ve hukuktan nasibini almayan işgalcinin insafına bırakılmış.”