Paris’teki Ortadoğu Barış Süreci Bakanlar Toplantısı BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ve Amerika dış işleri Bakanı John Kerry’nin de bulunduğu çok sayıda ülke ve uluslar arası örgütten toplam 28 temsilci katılıyor. Irkçı Siyonist İsrail rejimi ve Filistin temsilcileriyse ise toplantıya katılmıyor.
Anadolu Haber
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande bakanlar Toplantısında yaptığı konuşmasında, Fransa’nın iki devletli bir çözüm için Filistin ve İsrail’i aynı masa etrafında bir araya getirmek istediğini söyledi. Hollande, barış sürecini yeniden canlandırmayı amaçladıklarını belirterek, “Endişeler devam ediyor ve aynı zamanda şiddet de yükseliyor. Umutlarsa silinmiş durumda. Bölgedeki boşluğu terörizm ve aşırılık yanlıları dolduruyor” dedi.
Fransa’nın kendi adına bir talebi olmadığını vurgulayan Hollande, tek hedeflerinin bölgede barışı teşvik etmek olduğunu ileri sürdü.
Fransa, İsrail ile Filistin’in yürüttükleri doğrudan görüşmelerin sonuç vermediği görüşünden yola çıkarak, bu toplantıyı yapma önerisini getirmişti. Toplantıyla yıl sonunda bütün tarafların yer alacağı bir uluslararası toplantının ön hazırlığının yapılması amaçlanıyor.
Soykırımcı İsrail rejiminin Fransa’nın uluslararası toplantı çağrısını reddetmiş ve iki taraf arasında doğrudan görüşmeler yapılması gerektiğini belirtmişti. İsrail ve Filistin arasında 1990’lardan beri pek çok doğrudan görüşme yapılmış, en son görüşme ise İsrail’in Siyonist göçmen Yahudi yerleşim birimleri inşasını durdurmayı, 1967 sınırlarının esas alınması ve Filistinli esirlerin serbest bırakılması şartlarını kabul etmemesi sebebiyle Nisan 2014’te durmuştu.
Filistin özerk teşkilatı başkanı Mahmud Abbas ise Paris barış konferansına olumlu baktıklarını, ırkçı İsrail rejiminin bağımsız Filistin devletinin kurulmasıyla sonuçlanacak barış görüşmelerinden dehşete kapıldığını, bu nedenle Paris barış görüşmelerini reddedip, bu görüşmelerin yenilgiye uğratılmasına çalıştığını söyledi. Fransa terörist ve işgalci İsrail rejimiyle Filistin temsilci heyetinin katılımı gerçekleşmeden Filistin topraklarının işgaliyle ilgili olarak uluslar arası bir toplantı düzenlemesine rağmen katil İsrail rejiminin asıl hamisi Amerika, uluslar arası barış görüşmelerini reddedip, İsrail ile Filistin’in doğrudan görüşmeler yapmaları gerektiğini vurgulamaktadır. Filistinli direniş guruplarıysa Batılı güçlerin sözde barış planlarını reddetmektedirler. Çünkü batılı devletlerin daima Irkçı İsrail rejiminin işgal ve katliam girişimlerini desteklemiş bulunuyorlar. Batılı güçler, sözde barış konferanslarıyla Filistin topraklarının Siyonist göçmenler tarafından tamamen işgal edilmesini sağlamak için Siyonist rejime zaman kazandırmaya, Kudüs Merkezli bağımsız Filistin devletinin kurulmasını engellemeye çalışıyorlar. BM 194. kararı uyarınca Filistin mültecileri Kudüs Başta olmak üzere işgal altındaki Filistin topraklarına geri dönme hakkına sahiptirler. Fakat Amerika ve AB, Siyonist rejime destek olup, Filistinlilerin kendi topraklarına geri dönmesini engellemektedirler. Çünkü 11 milyon nüfusuyla Filistinlilerin olan ana Vatanlarına geri dönemleri halinde 6 milyon nüfusuyla Filistinli Arap ve Müslümanlar lehine siyasi ve toplumsal güç dengesi değişecektir. Bu nedenle Paris’teki Filistin-İsrail barış görüşmeleri, temel hak ve özgürlükleri ayaklar altına alınan Filistin halkını oyalamaktan ve katil İsrail rejimine yeni nefes kazandırmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Paris barış toplantısında Suudi krallık rejimi tarafından 2002 yılında sunulan terörist İsrail’in 1967 yılından beri işgal ettiği Filistin topraklarında Filistin devletinin kurulması karşılığında Arap devletleri tarafından tanınmasına ilişkin sözde “Arap barış plan”ı da temel alınmıştır.