Salatalık en rahat yaklaştığımız gıdalardan biri olsa gerek. Kilo aldırmayacağını, midemizi yakmayacağını ya da hazımsızlığa neden olmayacağını biliriz. Üstelik açlığı bastırmak ve hatta susuzluğu gidermek için de harika bir atıştırmalık olduğu söylenebilir.
Çoğu evde dolaptan hiç eksilmeyen bu ferahlatıcı gıda, belki de çok ortalıkta olduğundan, kimilerince ‘sırf su’ olduğu için eleştirilir ve fazla yararı olmayan bir yiyecek sanılır. Oysa işin aslı öyle değil. Salatalık oldukça değerli besin maddeleri içerir. (1)
Salatalık kabakgiller ailesine üye bir meyvedir. Biz gündelik hayatımızda tuz ektiğimiz yiyecekleri sebze olarak görüyoruz ama bitki bilimine göre, çekirdekli oluşu gibi bitkiye has bazı özellikleri nedeniyle salatalık aslında meyve sınıfına girer.
Sebze-meyve üreticileri gibi konuyla doğrudan ilgili mecralarda salatalığın asıl adı hıyardır. Ancak hıyar sözcüğünün argo anlamı günümüzde o kadar öne geçti ki, dikkat dağıtmamak adına ben de makalemde salatalık sözcüğünü kullanmayı tercih ettim. Salatalık ülkemizde bolca ve Akdeniz başta olmak üzere hemen her bölgede yetişir.
Salatalığın yüze yakın pek çok farklı türü vardır. Taze ya da turşu şeklinde sofralarda bolca yer almasının yanı sıra kozmetik sektöründe de sıkça rastladığımız ürünlerden biridir.
Bu genel bilgilerin ardından şimdi esas konumuz salatalığın faydalarına geçebiliriz.