Yemen Ensarullah Hareketi yüksek Siyasi şurası yayınladığı bildirisinde Suudi krallık rejimiyle BM güvenlik Konseyi’nin Yemen’deki insani faciadan sorumlu olduklarını belirtti.
Ensarullah, düşman güçlerin Yemen devletini parçalamaya çalıştıklarını, Yemen’in istifa etmiş ve Kaçak eski cumhurbaşkanı Mensur Hadi’nin Yemen düşmanlarının şemsiyesi altında toplandıklarını vurguladı.
Ensarullah ayrıca Abdurrabe Mensur Hadi’nin destekçisi güçlerin ve özellikle BM’nin Yemen krizini çözümleme sürecini erteleyerek zaman kazanmaya ve dünya toplumunu aldatarak siyasi müzakereleri durdurmaya çalıştıklarını kaydetti.
Yemen Milli kurtuluş hükümetinin başbakanı AbdulAziz Nin Hubtur da yaptığı açıklamada, BM güvenlik konseyinin Yemen ile ilgili kararlarının Suudi Arabistan hanedan rejiminin dolarları zoruyla alındığını söyledi.
Yemen Milli kurtuluş hükümetinin başbakanı AbdulAziz Nin Hubtur Fars Körfezi İşbirliği konseyinin üyesi Arap rejimlerinin katılımı ve desteğiyle Suudi krallık rejiminin 2015 yılından beri Yemen halkına karşı vahşi saldırılarını sürdürdüğünü belirtti. BM Dünya’da barış ve güvenliği sağlamak ve savaşları önlemek, ülkelerin bağımsızlığını desteklemekle mükelleftir. Ancak BM bölgesel ve uluslararası krizleri çözmekten acizdir. Buna ilaveten büyük güçlerin çıkar ve politikalarına uygun hareket edip, bağımsız bir uluslararası kuruluş olarak görev yapma gücünü de kaybetmiştir.
Suudi krallık rejimi de petro dolarlarıyla BM üyesi bazı ülkelerin yöneticilerini ve BM yetkililerini de satın almaktadır. Bu nedenle BM insan hakları ihlallerini göz ardı etmektedir. Bundan dolayı BM Yemen insani facia’yı da önleyememektedir. BM’nin Yemen özel temsilcisi Veled Ahmed Şeyh’in tutarsız ve sadakat dışı tutumu ve raporları da Yemen krizi konusundaki dünya toplumunu aldatmaktadır. Dünya toplumu Yemen halkına karşı işlenen İnsanlık ve savaş suçları ve insanı facia ve bu ülkenin parçalanması amacıyla yapılan sinsi planlardan habersiz bırakılmaktadır. Yemen’de çok sayıda sivil insan katledilmektedir. Masum kadın ve çocuklar bombardımanlar ve hastalıklar sonucu hayatını kaybetmektedir.
Suudi krallık rejimi işlediği cinayetlere rağmen BM’deki insan hakları konseyi gibi kuruluşların başkanlığını ve liderliğini üstlenmektedir. BM hem Suudi Arabistan’ın katliamlarını ve hava saldırılarını kınamakta hem de Suudi krallık rejiminin rüşvetlerini ve dolarlarına kendi bağımsız itibarını ve ilkelerini feda etmekte ve insanlıkla savaş suçlarını göz ardı etmektedir. BM, Amerika’nın baskılarına ve Suudi krallık rejiminin dolarlarına boyun eğerek İnsan hakları bildirgesini de yok saymaktadır. Suudi krallık rejimi Yemen halkını katliam ettiği gibi, bu ülkenin altyapılarını da bombalayıp imha ettiği için savaş ve insanlık suçu işlemektedir. Ancak Amerika ve batılı güçlerin baskısı sonucu, BM insan hakları konseyinin üyeliğine seçilmiştir.
Arabistan’da kadınların bütün hakları ayaklar altına alınmışken, Suudi krallık rejimi dolarlar zoruyla BM kadın hakları komisyonun üyeliğine kabul edilmiştir. Bu çarpıklık ve hukuk ile insanlık dışı girişimler çok sayıda insan hakları örgütlerince kınanmıştır. BM, Suudi hanedan rejiminin Arabistan’daki insan hakları, kadın hakları ihlalleriyle Yemen sivil yerleşim merkezlerini bombalamasına ve insani facialara yol açmasına göz yumduğu için, güvenilirliğini kaybetmiştir. BM Suudi krallık rejimini desteklediği için, Suudi hanedan rejimi korkusuzca ve gönül rahatlığıyla Yemen halkına soykırım uygulamaktadır.
