İngiliz Guardian gazetesi Türkiye’nin Suriye sınırındaki ilçelerde Suriyelilerle evliliğin “hareketli” bir ticarete dönüştüğünü ancak bunun bölgede bazı sorunları da beraberinde getirdiğini yazdı.
Guardian’ın Türkiye muhabiri Constanze Letsch Hatay’ın Reyhanlı ilçesinden gönderdiği haberine, bir kuaförden izlenimleriyle başlamış.
Kuaförün sahibi Hatice Utku Letsch’ye “Evlenen Suriyeli bir gelin. Bugünlerde böyle çok müşterimiz var” diye konuşurken, dükkanda çalışanlardan biri öfkeli bir şekilde “Eşlerimizi çalıyorlar” demiş.
27 yaşındaki İdlibli gelinin adı Emine. 43 yaşındaki Türk eşi ile bir çöpçatan aracılığı ile tanışmış. Evleneceği kişi ile ilgili olarak “İlk eşini boşadı ve yeniden evlenmek istiyor. Ankara’da bir evi var, orada çalışıyor. Bana bakacak. Zira Suriye’deki ailemin ise hiçbir şeyi kalmadı” demiş Emine. Eşinin Arapça öğreneceğini, mutlu olduğunu da eklemiş.
Mesleği iş adamı olarak açıklanan damat, kendisini Suriyeli müstakbel eşi ile tanıştıran kişiye 3 bin lira ödeyecek, 5 bin lira tutarındaki diğer masrafları da üstlenecek.
Kilis’te bir tıp merkezindeki çalışan Doktor Muhammed Asaf, 2012’de bölgeye gelmesinden bu yana yaklaşık 4 bin Suriyeli kadının Türklerle evlendiğini söyemiş Guardian muhabirine…Ancak kadın örgütleri kaygılı.
“Sınırın iki tarafında da kurban, kadınlar”
Guardian’ın haberinde, Gaziantep’ten bir aktivistin şu sözleri yer alıyor:
“Çok sayıda (Suriyeli) kadın bu evlilikleri çaresizlikten kabul ediyor. Düşündükleri tek şey ailelerini nasıl besleyecekleri. Söz konusu düzenlemeler bunun tek yolu gibi görünüyor. Erkekler de bu durumu suistimal ediyor.
“Türk kadınları da kendilerini çaresiz ve endişeli hissediyor. Zira aileleri parçalanıyor. Yani sınırın her iki tarafında da, kurban kadınlar oluyor.”
Resmi verilere göre Türkiye’deki Suriyelilerin sayısı 1 milyona yakın. Bu sayının yıl sonuna dek 1,4 milyonu bulması bekleniyor. Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre, Türkiye’deki Suriyeli sığınmacıların yüzde 75’ini kadınlar ve çocuklar oluşturuyor.
İnsan hakları örgütleri Suriyeli kadın sığınmacıların çoğunun tecavüze ya da cinsel tacize maruz kaldıklarına dikkat çekiyor.