Ülkemizde her yıl 300 bin kişi kalp krizi geçiriyor, 125 bini hayatını kaybediyor.
Türkiye’de kalp krizi görülme yaşı Avrupa’ya göre 10 yıl daha erken ve 50 yaşa kadar düşmüş durumda. Her 10 ölümden 4’ünün kalp ve damar hastalıkları nedeniyle yaşandığı ülkemizde, daha da acısı her yıl 15 bin bebek kalp hastalıkları eşliğinde doğuyor!
Türkiye kalpten vuruluyor! 10-17 Nisan her yıl dünyada Kalp Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor, kalp hastalıklarına dikkat çekilerek korunma yöntemleri dile getiriliyor. Kalp krizi görülme yaşının giderek aşağılara indiği Türkiye, kalp ve damar hastalıkları noktasında adeta alarm veriyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre iskemik kalp hastalığı 2030 yılına kadar en önemli ölüm nedenlerinden biri olmaya devam edecek. Dünyada ve ülkemizde kalp hastalıklarına bağlı ölümler ilk sırada. Yüzde 40’a yaklaşan oranla Türkiye Avrupa’da en önde yer alıyor. Tahminlere göre Türkiye’de yılda yaklaşık 440 bin yeni kalp hastası teşhis ediliyor ve 340 bin kişi de kalp ve damar hastalığına bağlı olarak hayatını kaybediyor.
HİPOKRAT’I DİNLEMİYORUZ!
Stres, hareketsiz yaşam, kötü beslenme ve aşırı kilo kalp hastalıklarında başta gelen nedenler. Tıbbın babası kabul edilen Hipokrat’ın milattan önce 4. yüzyılda “Uzun yol yürüyen uzun yaşar” dediği rivayet edilir. Oysa biz giderek daha az yürüyor, daha az hareket ediyoruz. Teknoloji ve konfor artarken hareketin azalması, gıda alışkanlıklarımız, sigara ve yanlış uyku alışkanlığımız kalbimizi olumsuz etkileyen faktörler. Bunlar sonucunda insülin direnci, obezite ve diyabet artarken birbirini tetikleyen bu hastalıklar, nihayetinde kırılamaz bir döngüye neden oluyor.
BUZ DAĞININ TEPESİ
Avrupa’da ortalama kalp krizi yaşı 60-65 arası. Bizde ise 10 yaş daha erken ve 50-55 yaş. Ülkemizde genç yaşta görülen kalp krizlerinde yüksek kolesterol önemli bir etken. Ailenizde 60 yaş öncesi kalp damar hastalığı varsa ve kötü kolesterolünüz (LDL) 190 mg/dl ve üstündeyse yüksek olasılıkla risk grubundasınız. Kalp hastalıklarının ortaya çıkışını “buz dağının tepesi” diye tanımlayan ünlü kalp doktoru Prof. Dr. Murat Tuzcu, topyekûn yaşam şeklimizi düzeltmemizin gereğine işaret ediyor.
KALP YAŞINIZ KAÇ?
Günümüzde her yedi kişiden biri kalp kriziyle karşı karşıya. Ülkemizde ölümlerin neredeyse yarısı kalp-damar hastalıklarına bağlı olarak meydana geliyor. “Ben çok gencim, bana bir şey olmaz” demeyin;
zira kalbinizin yaşı biyolojik yaşınızdan farklı olabilir!
Kalp krizi çok sinsi
Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mahmut Şahin; kolesterol yüksekliği, alkol, sigara, diyabet, hipertansiyon, karın tipi şişmanlık, stres, kötü beslenme ve hareketsizliği, geçirilen ilk kalp krizinin sorumluları olarak açıklıyor. Göstergeleri olmakla birlikte kalp krizi esasen sinsi bir rahatsızlık. İnsanlar kriz geçirene kadar hiçbir şey hissetmeyebiliyor.
Sağlıklı bir kalbin şifreleri
*Sıfır sigara hedefi
*Sıfır fazla kilo hedef
*Sıfır diyabet hedefi
*Günde 5 porsiyon sebze ve meyve tüketimi
*Günlük 30 dakika orta şiddette egzersiz
ORUÇ KALBE İYİ GELİYOR
Ruhsal ve bedensel olumlu etkileri bilinen oruç, kalp damar hastalığı risklerini de azaltıyor. Kötü kolesterolü ve trigliseridi düşüren oruç, iyi kolesterolün yükselmesine neden oluyor. Kilo verilmesiyle kan yağları, kolesterol ve trigliseridimiz düzenleniyor. Ramazan’da sigaranın ve alkolün azaltılması da kalbi koruyor.
Mevsim değişimi zorluyor
Mevsim geçişlerinde hava sıcaklığının değişiklik göstermesi damar yapısını olumsuz etkiliyor ve risk grubundaki kişilerde kalp krizini tetikliyor. Mevsim değişimlerinin kalbi zorladığını bildiren uzmanlar, bahar aylarında kalbin sinyallerine karşı uyanık olunması gerektiği noktasında uyarıyor.